Restorasyon Projeleri: Galataport Paket Postane

15-05-2025 09:59
Restorasyon Projeleri: Galataport Paket Postane

Galataport Paket Postane Restorasyon: Tarihi Yapının Modern Dokunuşla Yeniden Doğuşu

İstanbul'un en ikonik bölgelerinden biri olan Karaköy, tarihi boyunca şehrin denizle buluştuğu, ticaretin ve kültürün kalbinin attığı bir merkez haline gelmiştir. Bu tarihi dokunun en değerli yapılarından biri olan Tarihi Paket Postanesi, Galataport İstanbul Projesi kapsamında gerçekleştirilen kapsamlı bir restorasyonla yeniden şehre kazandırıldı.




Tarihi Bir Miras: Paket Postanesi'nin Geçmişi

1911 yılında Mühendis S. Saboureaux tarafından projelendirilen ve inşası tamamlanan Paket Postanesi, Karaköy Limanı'na gelen yolcular için yolcu salonu ihtiyacını karşılamak üzere tasarlandı. Zaman içinde İstanbul'un değişen ihtiyaçlarına uyum sağlayarak farklı işlevler üstlendi:

- 1934'te Deniz Hastanesi,

- 1957'den sonra PTT Paket Postanesi olarak kullanıldı.

Haydarpaşa Limanı'nın genişlemesiyle Karaköy'deki gümrük işlemlerinin sona ermesi, yapının postane olarak işlev kazanmasına neden oldu. Ancak ne olursa olsun, özgün mimarisi, kubbesi ve cepheleriyle bu yapı, her zaman şehrin simge yapılarından biri olmayı sürdürdü.

Galataport ile Yeniden Hayat Bulan Miras

Galataport İstanbul Projesi, yalnızca modern bir liman değil; aynı zamanda şehrin tarihi dokusunu koruyan ve geleceğe taşıyan bir dönüşüm projesidir. Tarihi Paket Postanesi'nin restorasyonu, bu vizyonun en çarpıcı örneklerinden biridir. Orjinal detaylarına sadık kalınarak gerçekleştirilen restorasyon, yapının mimari değerini ön plana çıkarırken, modern yapı koruma teknolojilerinden de faydalanıldı.

KEIM Concretal W ile Kalıcı Koruma

Restorasyon sürecinde yapının cephelerinde kullanılan mineral esaslı potasyum silikat boya KEIM Concretal W, tarihi dokunun korunmasında önemli bir rol oynadı.

- Kesite Penetre Olabilen Yapısı sayesinde boya yüzeye sadece tutunmakla kalmaz, yüzeyle bütünleşerek yüzeyin parçası haline gelir.

- A1 sınıfı inorganik pigmentler kullanılarak üretilen renkler, UV ışınları karşı son derece dayanıklıdır ve uzun yıllar boyunca solma yapmaz.

- Nefes alabilen yapısı ile nem dengesini korur, yapı sağlığını tehdit eden nem kaynaklı sorunların önüne geçer.

- VOC içermez, çevre ve insan sağlığı açısından son derece güvenlidir.

Bu üstün özellikler, KEIM Concretal W'yi yalnızca estetik değil, aynı zamanda uzun ömürlü ve sürdürülebilir bir koruma çözümü haline getiriyor. Tarihi yapılarda yüzeyin dokusunu koruyarak estetik ve teknik bütünlüğü sağlamak adına mükemmel bir tercihtir.

Tarihi Yapılarda Doğru Malzeme Seçimi Neden Önemlidir ?

Tarihi yapıların restorasyonunda kullanılan her malzeme, sadece fiziksel değil aynı zamanda kültürel bir yük taşır. Bu nedenle doğal yapıya zarar vermeyecek, uzun ömürlü ve sürdürülebilir çözümler tercih edilmelidir. İşte bu noktada KEIM gibi silikat esaslı boyalar ön plana çıkar. Geleneksel sıvalarla mükemmel uyum sağlayan bu boyalar, tarihi yüzeylerde geri dönüşü olmayan hasarların önüne geçer.

Yazar: Silikatboya.com

Saygılarımızla...

IdeaSoft® | Akıllı E-Ticaret paketleri ile hazırlanmıştır.